Gaziantep’te bir Haftasonu

, GIA

İstanbul çıkışlı bir haftasonu Gaziantep gezisinde neler yapılır, şöyle bir bakalım:

Cumartesi sabah 06.20’de, THY Gaziantep uçuşu ile 1 saat 20 dakika kadar sonra Gaziantep’e inilir. Havaalanından Havaş’a binilir (9 TL) ve yaklaşık 45 dakika süren bir yolculuk sonrası şehir merkezinde inilir.

Tuğcan Otel‘e çantalar bırakılır. Pazar günü dükkanların bir kısmı kapalı olacağı öğrenildiği için, çarşıda dolaşma işi Cumartesi gününe alınır. Saat 10 olmuş ve karınlar zil çalmaktadır. Otelden 20 dakika kadar yürüyüş mesafesindeki Bakırcılar Çarşısı’na gidilir. Kısa zamanda tadılacak çok lezzet olduğundan, kahvaltıda lahmacun yenmesi uygun görülür. İmam Çağdaş‘a gidilir ve birer lahmacun (tanesi 3 TL) ve birer kare baklava ziyafeti çekilir. İkisi de birbirinden leziz. Lahmacun yağlı değil, bol yeşillikli. Sarımsağı da olsaymış, tam GIA ağız tadına göre olacakmış, ama sarımsağı yok ve tuzu az. Yine de harika! Yanında getirilen közlenmiş patlıcanla, bayağı güzel oluyor. Kare baklava ise, içi baymayan şeker oranıyla müthiş.

imam çağdaş lahmacun

imam çağdaş kare baklava

Bu tam kararında kahvaltıdan sonra, Bakırcılar Çarşısı’na doğru yürüyüş başlar. Zaten 2-3 dakika sonra oradasınız. İmam Çağdaş’ın yanındaki Katırcıoğlu‘na mutlaka bakılır, ağır bakır sahanlar, cezveler çok güzel. Fiyatlar daha pahalı, ama daha tok ürünler bulmak mümkün. Bakırcılar Çarşısı çevresinde bir sürü baharatçı ve bakırcı dolaşılır. Gerçek nar ekşisi, sumak ekşisi (ekşide son nokta), zahter, kahvaltılık toz zahter, hasbir otu, fıstık, pul biber yanında, istenirse kurutulmuş patlıcan, biber, acur alışverişi yapılır.

Yavaş yavaş öğle yemeği için karınlar acıkmaya başladığında, istikamet Halil Usta denir. Halil Usta Zeugma müzesinin hemen arka tarafında. Dolayısıyla, aslında aynı gün ikisine gitmek daha mantıklı. Ancak biz müzeyi Pazar gününe bırakmıştık. Şehir merkezinden Halil Usta’ya en mantıklısı bir taksi ile gitmek, yaklaşık 8-10 TL yazıyor. Halil Usta’da et şiş, küşleme ve kebap yenebilir. Öncesinde masaya nar ekşili salatalar gelir.

Halil Usta'da salata

Ardından etler gelmeye başlıyor. Ne kadar kalabalık, o kadar iyi tabii (Biz 5 kişiydik.). Yoksa her çeşitten tatmak zor. İlk çeşit küşleme:

Küşleme Halil Usta

Terbiyeli et şiş:

Halil Usta Kebap

Çeşitli kebaplar:

Halil Usta kebap

Küşlemelerin bazıları lokum gibiyken, bazıları sertti. Terbiyeli eti ben çok beğendim. Kebaplar da lezzetliydi; ama oldukça ağırdı. Belki bu kadar et bir arada olduğu içindir…

Öğle yemeğinden sonra, taksiye binip tekrar şehir merkezine dönülür. Bu kadar etten sonra, bir çay/kahve gerekir. İstikamet Tahmis Kahvesi. Tahmis Kahvesi yine Bakırcılar Çarsısı içinde, İmam Çağdaş’a yürüyerek 5 dakika mesafede. Hatta Cumartesi gidildiği için, canlı müziğe denk gelinir. Kaymaklı harika bir Türk kahvesi eşliğinde Gaziantep’e özgü müzikler dinlenir.

tahmis kahvesi türk kahvesi

Türk kahvesi üzerine zahter çayı da içilebilir. Aslında özel bir içecek de var; menengiç kahvesi. Meraklıları için önerilir.

Şehir içinde gezerken görülen, Emine Göğüş Mutfak Müzesi‘ne uğranılır. (Giriş 1 TL) Gaziantep yemek çeşitleri ve kullanılan kap kacak ile ilgili ufak bir müze.

Bu arada, çok methedilen bir tatlıcıya daha gitmeye karar verilir: Erçelebi. Gaziantep’te künefeye, kadayıf deniyor. Ya da belki peynirli kadayıf. Ortaya iki kişilik bir künefe ve bir porsiyon karışık tatlı söylenir. Tatlılar, yanında sütle ikram ediliyor. Hepsi yemyeşil tabii:)

Erçelebi Kadayıf

Künefe kömür üzerine pişiriliyor. Genel kanı: Fena değil. Künefe kıtır kıtır değil, oldukça yumuşak, biraz daha kömür üzerinde kalmalıymış. Şekeri çok çok fazla. Yanında gelen karışık tatlıları daha çok beğeniyoruz.

erçelebi kadayıf

Çok beğenseydik ne olacaktı acaba:

ercelebi kunefe

Sabah çok erken kalkıldığı ve bol yemek yendiği için çöken ağırlık sebebiyle, otele gidilip 2-3 saat dinlenilir, biraz kestirilir. Akşam yemeği için tercihimiz Bayazhan. Otelden, bu sefer Bakırcılar Çarşısı yönüne değil, diğer tarafa yürünür. 10 dakika sonra Bayazhan’a varılır. Gerçekten çok güzel bir ortam yaratılmış. Avlusunda, açık havada da oturabilirsiniz. Avluda gümüşçü ve bakırcı da mevcut. Ayrıca kendi baklavacısı da var. İsterseniz fiks menü, fasıl, limitsiz içki içeren bir bölümde yiyebilirsiniz, isterseniz alakart restoranda. Biz alakart restoranda yedik. Fiyatlar yüksek, ancak yemekler gerçekten çok lezzetli. (Yemeklerin fotoğraflar vardı, ancak ortamın loşluğundan karanlık çıkmışlardı, koymayacağım.) Humus, gavurdağı salatası, muhammara, yuvarlama, içli köfte olmazsa olmazları arasında denilebilir.

Gaziantep’in ilk günü olan Cumartesi günü, dolu dolu ve yaklaşık 3000 kkal alınarak geçirilmiştir.

Ertesi gün erkenden kalkılır. Otelin açık büfe kahvaltısı oldukça başarılı olsa da, gelmeden önce kafaya takılan katmer yenilecektir. Orkide Pastanesi’ninki de övülse de, katmerin asıl ustasının Zekeriya Usta olduğu anlaşılır. Orkide Pastanesi’nde günün her saati katmer bulunabilirken, Zekai Usta öğlen 13.00 gibi katmer işini bitiriyor. Çarşının içinde bir yerde, ama sormadan bulmak zor.

zekai usta katmer

Katmer için, iiiiincecik bir hamur açılıyor. Hamurun içine parça parça kaymak konuyor. Ama yumuşak süt kaymağı, Afyon kaymağı değil. Toz şeker ve bol fıstık serpildikten sonra, zarf gibi kapatılıyor. Tereyağı ile pişiriliyor. İkram edilirken üzerine yine boooolca fıstık dökülüyor.

zekai usta katmer

Olay budur:

zekai usta katmer

5 kişi toplamda 3 katmeri bitirdik. (Tanesi 9 TL) Benim sadece iki kare yediğim düşünüldüğünde, herkesin nasıl bayıldığı ortada. Fıstık severler için bulunmaz nimet, ama benim içim bayıldı. Kesinlikle çok özel ve çok lezzetli. Eğer evdekiler de bu lezzetten tatsınlar derseniz, Zekai Usta katmerleri pişirip, soğutup paketliyor. Öğleden sonra gidip paketleri alabiliyorsunuz. Yine de katmeri çok abartmamalı, zira daha tadacak tonla lezzet var. (Bu arada ben evde hazır yufka, Afyon kaymağı, toz şeker ve fıstık ile yalancı katmer yapıp, teflon tavada tereyağında altlı üstü pişirmek suretiyle, pek lezzetli katmerler yapıyordum zamanında. Onun da tarifini bilahare veririm.)

Artık Zeugma Müzesi‘nin zamanı geliyor. Bir taksiye atlayıp (yaklaşık 10 TL), müzeye gidiliyor. Müzekart varsa, harika, doğrudan içeridesiniz! Yoksa 8 TL. Şöyle söyleyeyim: Sadece Zeugma Müzesi’nin görmeye bile kalkıp Antep’e gelinir. O kadar etkileyici. Türkiye’de şimdiye kadar gezdiğim en güzel müze olmuş. Eserler korunuyor gibi duruyor. Çingene Kızı’nın bulunduğu oda, girişi, karanlığını çok beğendim. Kısacası: Çok etkilendim! 3 TL vererek 3 boyutlu ve 12 dakikalık bir tanıtım filmi izleyebilirsiniz. Biz müzeyi gezdikten sonra izledik, önce de izlenebilir, sonra da.

zeugma müzesi

Müze gezisi 2 saat içinde biter. Bir Türk kahvesi içmeye tekrar Tahmis kahvesine gidilir. Kalan ufak tefek alışverişler de tamamlanır. Bu arada İmam Çağdaş’tan 10 adet lahmacun, İstanbul’a götürülmek üzere paket ettirilmiştir.

Baklava nereden alınmalı denildiğinde, herkesin ağzından tek yer çıkıyor: Koçak! Gaziantepliler seviyorlar Koçak’ı, İstanbullular’dan da çok duyduk. İmam Çağdaş’a turistik diyorlar. Eh madem öyle, Koçak’tan alalım bir iki hediyelik baklava diyoruz. Kaymaklı şöbiyeti de meşhurmuş, ama biz anca akşam 6 gibi gittiğimizden, hiçbir çeşit kalmamış oluyor. Eşe dosta götürmelik baklavaları alıyoruz. Alırken birer tane de tadına bakıyoruz. Bana sorarsanız, İmam Çağdaş’ın kare baklavası bir tık daha güzel. Ya da aynı seviyedeler, tam bilemiyorum; arada kaldım:) Koçak fıstık da satıyor, tadıyoruz, çok güzeller.

Havaalanına gitmeden önce, son bir akşam yemeği için Antepevi Yöresel Yemekleri‘ne gidilir. Burası kebapların yanında, yöresel ev yemeklerini de yapan bir restoran. Artık iki günün birikimiyle, az birşeyler yeme niyetindeyiz. İçli köfte ve yuvarlama/ yuvalama tek kelimeyle harika! Kuru dolmaların da tadına bakıp, yeme işine noktayı koyuyoruz.

Şehir içinde her binilen taksi, havaalanına götürmek için teklifte bulunuyor. Bir tanesiyle anlaşıp, 5 kişi 45 TL’ye havaalanına gidiyoruz. Uçak 21.40’ta. Pazar gecesi saat 1’e doğru eve ulaşıp, dolu dolu bir haftasonu geçirmenin tatminiyle yeni haftaya başlıyoruz.

Bundan sonraki gidişte, müze gezilmeyeceği varsayılırsa, Cumartesi sabah 6.20 gidiş, Cumartesi gece 21.40 dönüş yaparak, gayet dolu dolu bir ziyafet günü geçirilebilir; buna karar veriyoruz.

Grup olarak bir Top 10 listesi yapmaya karar veriyoruz. Kişiye göre ufak sıralama değişiklikleri olsa da (Benim 1. sıramda içli köfte yer alıyor.), genel kanı şu şekilde oluyor:

1. Katmer – Zekeriya Usta
2. İçli Köfte – Antepevi Yöresel Yemekleri
3. Lahmacun – İmam Çağdaş
4. Yuvarlama – Antepevi Yöresel Yemekleri
5. Kare Baklava – İmam Çağdaş
6. Gavurdağı Salatası – Bayazhan
7. Türk Kahvesi – Tahmis Kahvesi
8. Terbiyeli Et Şiş – Halil Usta
9. Humus – Bayazhan / Patlıcan Kebap – Bayazhan
10. Zahter çayı

Pin It

9 yorum

  • 2 günde bunların hepsini nasıl yaptınız bravo gerçekten! Kahve fotoğrafı ve baklava tepsileri ile olan fotoğraf harika bence. Afiyet olsun! Müze de ilgi çekici gorünüyor! 2 günde tüm bunlar, yine bravo!:)

    • Kısacası, ne mide varmış sizde demek istiyorsun sanırım:))) E haklısın. Ama cidden sonraki bir haftayı, yoğurt, meyve ve zeytinyağlı sebze ile geçirdik…
      zaten uçakta, “şöyle bir soğuk soğuk zeytinyağlı fasulye olsa da yesek” diye sayıklıyorduk, nasıl içimiz yandıysa.

    • Yok, ben daha çok enerjinize hayran kaldım. Yemek sadece iki gün hemen telafi edilir. Ama çok yerler gezmişsiniz, ne kadar güzel!

  • Valla harikasınız:) Öneri listesi mükemmel:)

  • GIA Antep’e gidesim geldi. Listeni de yanıma alarak tabii :)

    • Mutlaka daha çok lezzet vardır tabii Zehra, ama bu liste de bayağı yol gösterici olur. Tamamen bir haftasonunu Gaziantep’te dolu dolu geçirmek isteyenler için hazırladım bu yazıyı. Ben gitmeden önce böyle birşey bulamamıştım, siz bulun diye:)

  • Antep’te o kadar çok yer var ki karar veremiyor insan. Ama şunu biliyorum, birçok meşhur yer sadece geçmişten gelen ve geçmişte kalan lezzeti, reklamıyla satıyor. Halil Usta ve Çağdaş, Antepliler’in rağbet etmedikleri mekanlar. Çünkü yabancı, lezzet farkını anlamıyor ama Antepli yemez. Ama “Koçak” baklava şu anda Antep’i baklavada temsil edebilecek tek yer, tebrikler.

  • Haziran 26 tek başına Gaziantep … Bir gün için Antep’de ne yapılır diye gezinirken sizin notlarınıza rastladım. Şimdi kendime notlarınızdan yararlanarak bir güne sıkıştırılmış bir program yapacağım,bakalım nasıl olacak !

  • Yazinin icinde katmer icin gittiginiz yer icin Zekai Usta yazmissiniz ama gittiginiz yer yazinizin sonunda da belirttiginiz gibi Zekeriya Usta bi duzeltme gerekiyor sanirim. Yaziniz cok aciklayici gercekten tesekkurler bol seyahatler =)

Cafe Derin's-Zehra için bir yanıt yazın Cevabı iptal et

(E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.)

/>

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Günün Önerisi: Sebzeli Lazanya

Popüler Yazılar

Ratatouille (Ratatuy)
Karnabahar Pizzası
Hazır Yufkadan Katmer tarifi
Evde tel şehriye yoksa???
Karadeniz'den Mısır Ekmeği tarifi
Soğanlı Yumurta tarifi (Saray Usulü)
Un Helvası tarifi
Tavuk Marinesi (Terbiyesi) tarifi
Soğan Kızartması tarifi
Yıldız şeklinde pasta yapmak

Bloga e-posta ile abone ol

Bu bloga abone olmak ve e-posta ile bildirimler almak için e-posta adresinizi girin.

Diğer 762 aboneye katılın